Zamanı durdurmak mümkün değil, ne yazık ki! Her geçen gün, kendimizi geliştirmek adına ciddi adımlar atmamız ve bir yandan kariyer hedefimize doğru ilerlerken bir yandan da yenileri için fikirler üretmemiz gerekiyor. Bu, düşündüğümüz kadar da zor değil. Şöyle ki; eğer amacımız iyi bir İngilizce öğrenmek ise, hedefi en başından belirlemek gerekiyor. Örneğin zaman kaybetmeden başlayacağınız bir İngilizce kursu, hedefiniz için büyük bir adım atmanızı sağlayacaktır. Şimdi, bu adımı atmak için öğrenme biçimlerine bir göz atalım.
Öğrenme biçimleri
Dr. Rita Dunn ve Dr. Kenneth Dunn 1967 yılında yaptıkları araştırmada şöyle bir sonuca varmışlar: Her birey bir konuyu öğrenirken farklı yollardan hedefe ulaşabilir. Öğrenme sürecinde kişinin en rahat ve en hızlı bilgiye ulaşma tarzını bilmesi, hedefine çok daha sağlıklı ulaşmasını sağlayacaktır. (Diyebiliriz ki, öğrenme stili bireylerin daha etkin ve verimli biçimde öğrenme yollarını ifade ediyor.) Şimdi, bu tezi İngilizce eğitimi almak isteyen birisi için düşünelim… Kendinize soracağınız en önemli soru şu: Benim İngilizce öğrenme biçimim nedir? İngilizce kursu, İngilizce özel ders ya da hızlı ve pratik İngilizce kursu mu? Bu konuda çok fazla fikriniz yoksa aşağıdaki paragraflara birlikte göz atalım.
Uzmanlara göre öğrenme stilleri doğuştan var olan karakteristik özelliğimizdir. Üç öğrenme stili vardır; görsel (Visual), işitsel(Audial) ve dokunsal (Kinesthetic).
Görsel öğrenme stili
Görsel öğrenme stiline sahip kişiler, özel yaşantılarında düzenli ve titizdirler. Harita, poster, grafik ya da şema gibi araçlarla daha kolay öğrenirler. Bu araçlar öğrenmelerini kolaylaştırdığı gibi öğrendiklerini de kolay hatırlarlar. Ders çalışırken sessiz bir ortamda, tek başına olmalıdırlar. (İpucu, bu stil sizin için uygun ise İngilizce öğrenmeye İngilizce özel ders ile başlayabilirsiniz.) Eğer ‘görsel öğrenme stiline’ uygunsanız, İngilizce öğrenirken şunları yapabilirsiniz: 1.İngilizce dinlerken not almalısınız. 2. Yazarken ya da okurken renkli kalemler kullanmalı, önemli konuların altını renkli kalemle çizmelisiniz. 3. Anahtar sözcük kartları hazırlamalı, kısa notlar alarak pekiştirmelisiniz.
İşitsel öğrenme stili
İşitsel öğrenme stiline sahip kişiler, bilgiyi hatırlamak istediklerinde genellikle o bilgiyi aktaran kişinin anlatım tarzını ya da sesli tekrarını hatırlamaya çalışırlar. Ses ve müziğe duyarlıdırlar. Daha çok konuşarak, tartışarak öğrenirler. Aktiftirler; sohbet etmeyi ve birlikte çalışmayı severler. (İpucu, bu stil sizin için uygun ise İngilizce öğrenmeye İngilizce kursu ile başlayabilirsiniz.) Bu durumda İngilizce öğrenirken şunları yapabilirsiniz: 1.Çalışma grupları oluşturmalı ve o gruplarla çalışmalısınız. 2.İşittiğinizi hatırladığınız için konuları tekrar ederken yüksek sesle okumalısınız. 3. Kendi anladığınız şekilde, yüksek sesli ve kendi sözcüklerinizle ifadeler kurmalısınız.
Dokunsal öğrenme stili
Uzmanların ‘Kinesthetic’ olarak isimlendirdiği ‘dokunsal öğrenme stiline’ sahip kişiler, sınıfta yerlerinde duramaz, sürekli hareket etmek isterler. Öğrenebilmeleri için mutlaka ellerini kullanacakları, yaparak-yaşayarak öğrenme denilen öğrenme tekniklerinin uygulanması gerekir. Yeni bir şey öğrenirken hareket ederek öğrenmeyi tercih ederler. Bu durumda, İngilizce öğrenirken şunları yapabilirsiniz: 1.Mutlaka kendi istediğiniz yerde -İngilizce kursu, sınıf ya da ev- çalışmaya özen göstermelisiniz. 2.Sınıfta hareketli olabileceğinizi danışman ya da eğitimciniz ile paylaşmalısınız. 3. Daha aktif hareketler yapabilirsiniz; İngilizce pratiğini artırmak için sosyal ortamlarda bulunmalı, örneğin tarihi yerler gibi alanlarda yaşayarak öğrenmelisiniz. (Turizm iş alanı gibi…)
Yukarıdaki öğrenme stilleri üzerine düşünmeniz ve mutlaka kendi öğrenme biçiminizi bulmanız İngilizce eğitimiz için yarar sağlayacaktır. Hızlı pratik İngilizce kursu nerede bulabilirim diye düşünüyorsanız, Şişli’deki SDM Dil Kursu sizin için ideal bir adres olabilir. (0212 233 09 99)
ÜCRETSİZ WHATSAPP